Çene eklemi rahatsızlığı, alt çeneyle üst çeneyi birbirine bağlayan çene eklemi ve bunu çevreleyen dokular arasındaki uyumun ani bir etkiyle ya da zaman içerisinde bozulmasıdır. Tedavi edilmediği takdirde çenenin kilitlenmesine kadar gidebilen ciddi semptomlar gözlenebilir. Bundan dolayı tedaviye ne kadar erken başlanırsa tedavi başarısı da o derece artmaktadır.
Zaman içerisinde hafif başlayan çene eklemi rahatsızlıklarının belirtileri zaman içerisinde artarak şiddetli çene eklemi ağrıları, baş, boyun, omuz ağrıları, eklemden ses gelmesi, çene çıkması, çenenin kayarak açılması ya da limitli açılması gibi daha ileri problemlere dönüşebilir.
Çene eklemi hastalıklarına zemin hazırlayan birçok faktör bulunmaktadır. Bunlardan en önemlileri;
Diş sıkma ve gıcırdatma (Bruksizm)
Stres
Sürekli olarak tek taraflı çiğnemek
Çenelerin birbirleriyle ilişkisini etkileyen hatalı protetik işlemler
Diş eksiklikleri
Çene bölgesine alınan travmalar, yaralanmalar
Spor kazaları
Baş boyun bölgesini etkileyen tümörler ve sistemik rahatsızlıklar
Çok uzun ve travmatik dental işlemler
Duruş ve postür bozuklukları
Nörolojik, psikolojik ve psikiyatrik sorunlar
Doğumsal anatomik bozukluklar
Sakız çiğneme, kalem ısırma, tırnak yeme gibi parafonksiyonel alışkanlıklardır.
Çene eklemi rahatsızlığı tedavisinde izlenecek yöntemler, hastalığın ortaya çıkma nedeni ve şiddeti doğrultusunda çeşitli başlıklar altında tanımlanabilir. Tedavinin amacı, hastaya normal ve ağrısız çene fonksiyonlarını yeniden kazandırmaktır. Bu süreçte hastayla olan iş birliği oldukça önemlidir.Rahatsızlığın derecesine göre tedavi şekli belirlenir. Çoğu kişide bu belirtiler geçicidir ve daha ciddi bir soruna yol açmaz. Rahatsızlığa neden olan etken ortadan kaldırıldıktan sonra şikayetler azalarak sonlanır.
Çoğu durumda bu tedavilerin beraber kullanımı etkili sonuçlar verir. Sadece tek tedavi rahatsızlığı geçirmeyebilir.
Yumuşak diyet: Çok fazla çiğneme gerektirmeyen yiyecekler tüketerek çene eklemi ve çiğneme kasları üstündeki baskıyı azaltmak bazen faydalı olabilir. Ağzı fazla açarak yememize neden olan çok büyük parçalar ve sert gıdalardan kaçınmak gerekir.
Buz paketleri, egzersiz ve sıcak uygulamaları: Diş hekiminin önereceği çene açma ve kapamayla ilgili egzersizler ve bununla birlikte eklem bölgesine dışarıdan belirli sıklıklarda yapılması gereken soğuk veya sıcak uygulamaları rahatlamayı sağlayabilir.
İlaçlar: Diş hekimi kas ağrısının giderilmesi ve çene kaslarının kasılmasını önlenmesi amacıyla ağrı kesici ve antienflamatuar ilaçlar, kas gevşetici ilaçlar reçete edebilir. Gereken durumlarda sedatif ilaçlar da tavsiye edebilir.
Botolinium Toksin (Botoks) uygulaması: Gerginliğe yol açan çiğneme kaslarının aktivasyonunu azaltarak diş sıkmayı da engelleyeceğinden eklem üzerindeki yükü azaltacaktır.
Splintler: Splint alt çene ya da üst çeneye uygulanan, dişlerin arasında duran, şeffaf, takılıp çıkartılabilen bir apareydir. Yanlış kapanmaya alışan alt çenenin doğru şekilde kapanmayı öğrenmesini, kasların rahatlamasını ve çenenin doğru hareketini sağlar. Hastadaki probleme bağlı sadece gece yatarken ya da 24 saat kullanılması gerekebilir. Splint, dişlerin birbirine olan sıkı temaslarını ortadan kaldırarak alt çenenin rahat ve serbest bir şekilde hareket etmesini sağlar. Doğru fonksiyon gören alt çene ve ona bağlı kaslar, çene ekleminin doğru yerine alınmasını, kaslara ve ekleme ait rahatsızlık ve ağrıların ortadan kalkmasını sağlayacaktır.
Tetik noktası enjeksiyonları: Diş hekimi bu tedavi için yüz kaslarına ağrı kesici veya anestezik enjekte eder. Ağrı kesici etkisini gösterirken, hastanın basit egzersizlerle çene kaslarını esnetmesi yararlı olmaktadır.
Açık eklem ameliyatı: Çene ekleminde dejenerasyon ya da eklem çevresinde tümoral yapılar varsa ya da ciddi yaralanma veya kırık olgularında açık eklem ameliyatı yapılır. Bu ameliyatta tamamen iyileşmek artroskopiye göre daha zordur. Aynı zamanda iz kalma ve sinir hasarı ihtimali daha yüksektir.
Tedavi sürecinde diş hekimi ile olan iletişim çok önemlidir. Özellikle kombine tedavi yöntemlerinde periyodik kontroller tedavinin seyri açısından ayrıca önem taşımaktadır. Hekimin tavsiye ettiği ilaçların düzenli olarak kullanılması, eğer önerildiyse egzersizlerin düzenli olarak yapılması ve zararlı alışkanlıklardan kaçınılması, yine hekim önerdiyse diyete dikkat edilmesi gerekir. Tedaviye bir çeşit protez olan splint tedavisi de eklendiyse, splintin diş hekiminin önerdiği şekilde düzenli olarak kullanılması ve hekim tavsiyelerine mutlaka uyulması gerekir. Splint plağı kullanımında ilk hafta, üçüncü hafta ve aylık kontrollere gidilmelidir.